Hatırlamak, bir seçim değildir. Hatırlamak, bir hayatta kalma refleksidir. Ve beyin, sana keyif vermek için değil, seni korumak için çalışır.
Bu yüzden güzel anılar silikleşir. Bu yüzden mutlu olduğun o yaz sabahı flu bir renk paleti gibi geride kalır. Ama o kavga... o hayal kırıklığı... o ihaneti... cam gibi hatırlarsın. Çünkü beyin, tehlikeyi etiketler. Ve hiçbir tehdit, bellekte rastgele tutulmaz. O özenle saklanır.
Güzellik Zihinde Değil, Bedendedir. Acıysa Sinire Kodlanır
Birini ilk kez öptüğün anı hatırlamak istersin. Ama detaylar silinmiştir. Işık vardı, yüz vardı, belki bir his... ama keskin değildir.
Ama biri sana "yeterince iyi değilsin" dediğinde... ses tonu, yüz ifadesi, etrafın kokusu, içinden geçen cümleler... hepsi net kalır. Çünkü acı, sadece duygu değildir. Acı, nöronlar arası bağlantıyı güçlendirir. Travma, belleği çimentolar. Unutamazsın. Çünkü unutmak seni tekrar yaralayabilir.
Mutluluk Geçicidir, Tehdit Kalıcıdır
Beyin mutluluğu geçici bir ödül olarak kodlar. "Başardın, şimdi devam et" der. Ama acı, başka bir şey söyler. "Burada bir tehdit vardı. Tekrar olursa hazırlan." O yüzden aynı acıyı yaşamamak için, sistem onu silmez. Aksine... kalıcılaştırır.
Bu yüzden acılar değil, mutlu anılar kaybolur. Çünkü sistemde öncelik korunmaktır, mutlu olmak değil.
Hatıralar Yük Değil, Yazılımdır
Sen geçmişi hatırladığını sanırsın. Ama aslında geçmiş seni yeniden işletir. O cümle, o olay, o an... yeniden oynatılır. Bir fragman gibi değil. Bir sistem komutu gibi. O yüzden unutamazsın. Çünkü acı, sadece bir hafıza değil, seni yeniden şekillendiren bir koddur.
Güzellik Rahatlatır. Rahatlayan Sistem Dikkatsizleşir
Mutlu anı seni gevşetir. Uyuşursun. Tehlike aramazsın. Beyin der ki: Burada alarm gerekmez. O yüzden o anlar yavaşça puslanır. Silinmez belki. Ama sararır. Eski bir fotoğraf gibi. Arka plana düşer.
Ama acı? O bir sinyal. O uyanık tutar. "Bunu unutursan tekrar yanarsın." Sistem tekrar yanmak istemez. O yüzden acıya sürekli bakım yapılır. Acı, sürekli ısıtılır. Sen hatırlamasan bile o seni izler.
Ve Belki de En Çarpıcı Gerçek Şu
Sen acıyı unutmak istemiyorsun. Sen onun hâlâ seninle olmasına alıştın. O artık bir tehdit değil, bir kimlik. Bir parça. Bir tanım.
Ve belki güzel anılar silikleşti çünkü sen onları hak ettiğine bile tam inanamıyorsun. Hafızan bile, iyiliğe kendini kapattı. O anlar gerçekti, evet... ama sende iz bırakmadılar. Acı ise seni değiştirdi.
Sistem Asla Adil Değil
Çünkü hayat, sana güzel şeyleri hediye eder. Ama beynin, o hediyeleri saklamak yerine, kaybedeceklerini depolar. Ve işte bu yüzden gülümseyişler uçar gider. Ama gözyaşlarının sesi... yankı olarak kalır.
Son Bir Soru:
Sen unutmaya çalıştığın için mi o acılar kalıyor, yoksa zaten seni tanımladıkları için mi hiç gitmiyorlar?
Cevap yok. Ama bir şey açık:
Acı hatıralar silinmez. Çünkü sistem sana unutturmaz. Güzel olanlar silikleşir. Çünkü sen yeniden üzülmeye hazırlanmaya çoktan başlamışsındır.
<p>Hatırlamak, bir seçim değildir. Hatırlamak, bir hayatta kalma refleksidir. Ve beyin, sana keyif vermek için değil, seni korumak için çalışır.</p> <p>Bu yüzden güzel anılar silikleşir. Bu yüzden mutlu olduğun o yaz sabahı flu bir renk paleti gibi geride kalır. Ama o kavga... o hayal kırıklığı... o ihaneti... cam gibi hatırlarsın. Çünkü beyin, tehlikeyi etiketler. Ve hiçbir tehdit, bellekte rastgele tutulmaz. <strong>O özenle saklanır.</strong></p> <h3>Güzellik Zihinde Değil, Bedendedir. Acıysa Sinire Kodlanır</h3> <p>Birini ilk kez öptüğün anı hatırlamak istersin. Ama detaylar silinmiştir. Işık vardı, yüz vardı, belki bir his... ama keskin değildir.</p> <p>Ama biri sana "yeterince iyi değilsin" dediğinde... ses tonu, yüz ifadesi, etrafın kokusu, içinden geçen cümleler... hepsi net kalır. Çünkü acı, sadece duygu değildir. Acı, nöronlar arası bağlantıyı güçlendirir. Travma, belleği çimentolar. <strong>Unutamazsın. Çünkü unutmak seni tekrar yaralayabilir.</strong></p> <h3>Mutluluk Geçicidir, Tehdit Kalıcıdır</h3> <p>Beyin mutluluğu geçici bir ödül olarak kodlar. "Başardın, şimdi devam et" der. Ama acı, başka bir şey söyler. "Burada bir tehdit vardı. Tekrar olursa hazırlan." O yüzden aynı acıyı yaşamamak için, sistem onu silmez. Aksine... <strong>kalıcılaştırır.</strong></p> <p>Bu yüzden acılar değil, mutlu anılar kaybolur. Çünkü sistemde öncelik korunmaktır, mutlu olmak değil.</p> <h3>Hatıralar Yük Değil, Yazılımdır</h3> <p>Sen geçmişi hatırladığını sanırsın. Ama aslında geçmiş seni yeniden işletir. O cümle, o olay, o an... yeniden oynatılır. Bir fragman gibi değil. Bir sistem komutu gibi. O yüzden unutamazsın. Çünkü acı, sadece bir hafıza değil, <strong>seni yeniden şekillendiren bir koddur.</strong></p> <h3>Güzellik Rahatlatır. Rahatlayan Sistem Dikkatsizleşir</h3> <p>Mutlu anı seni gevşetir. Uyuşursun. Tehlike aramazsın. Beyin der ki: Burada alarm gerekmez. O yüzden o anlar yavaşça puslanır. Silinmez belki. Ama sararır. Eski bir fotoğraf gibi. Arka plana düşer.</p> <p>Ama acı? O bir sinyal. O uyanık tutar. "Bunu unutursan tekrar yanarsın." Sistem tekrar yanmak istemez. O yüzden acıya sürekli bakım yapılır. Acı, sürekli ısıtılır. <strong>Sen hatırlamasan bile o seni izler.</strong></p> <h3>Ve Belki de En Çarpıcı Gerçek Şu</h3> <p>Sen acıyı unutmak istemiyorsun. Sen onun hâlâ seninle olmasına alıştın. O artık bir tehdit değil, bir kimlik. Bir parça. Bir tanım.</p> <p>Ve belki güzel anılar silikleşti çünkü sen onları hak ettiğine bile tam inanamıyorsun. Hafızan bile, iyiliğe kendini kapattı. O anlar gerçekti, evet... ama sende iz bırakmadılar. Acı ise seni değiştirdi.</p> <h3>Sistem Asla Adil Değil</h3> <p>Çünkü hayat, sana güzel şeyleri hediye eder. Ama beynin, o hediyeleri saklamak yerine, <strong>kaybedeceklerini depolar.</strong> Ve işte bu yüzden gülümseyişler uçar gider. Ama gözyaşlarının sesi... yankı olarak kalır.</p> <h3>Son Bir Soru:</h3> <blockquote>Sen unutmaya çalıştığın için mi o acılar kalıyor, yoksa zaten seni tanımladıkları için mi hiç gitmiyorlar?</blockquote> <p>Cevap yok. Ama bir şey açık:</p> <p>Acı hatıralar silinmez. Çünkü sistem sana unutturmaz. Güzel olanlar silikleşir. Çünkü sen yeniden üzülmeye hazırlanmaya çoktan başlamışsındır.</p>