Türkiye'nin güneyinde, tarihin çığlık attığı bir toprak parçası: Tarsus. Antik çağda bir liman kenti, sonra bir bilgi merkezi, sonra unutulmaya bırakılmış bir hatıra. Fakat 2021 yılında beklenmedik bir şekilde gelen bir kazı haberi, yüzyıllardır sessiz olan bu toprağı tekrar konuşturdu.
Kimse kazının neden başladığını açıkça açıklamadı. Bölge halkı sadece şunu fark etti: Bir gecede, Jandarma kuş uçurtmaz hâle geldi. Siviller yaklaştırılmadı. Kazı alanı önce çadırla örtüldü, sonra çelik plakalarla çevrelendi. Soru soranlara "askerî eğitim" cevabı verildi. Fakat toprak, sessiz kalmayı beceremedi.
Resmî Sessizlik, Gayriresmî Fısıltılar
Kazı bölgesi, Danyal Peygamber’in makamına yalnızca birkaç yüz metre uzaklıkta. Orada rastlantı yoktur. Çünkü bu alan, çok daha eski bir yapının üzerine kurulmuştur. Antik Babil yazıtlarında "Tarsus Yıldız Kapısı" diye bahsedilen bir geçidin koordinatlarının bu bölgeye denk geldiği iddia edilir.
Ve kazının başladığı ilk haftalarda çevrede çalışan bazı işçiler, toprağın altından metalik titreşimler duyduklarını söyler. Bu titreşim, ne yeraltı sularına ne de makinelerin sesine benziyordur. Daha çok… çağıran bir frekansa.
İçeriden Sızan İddialar
- Toprağın 14 metre altında yuvarlak ve tam simetrik bir taş yapı bulundu.
- Yapının içi tamamen mıknatıs benzeri bir maddeyle kaplıydı. Pusulalar çalışmadı.
- Girişte Latinceye benzer, ama bilinen hiçbir dile uymayan yazıtlar yer alıyordu.
- Bir görevlinin uyumadan önce çizdiği rüyada sürekli tekrar eden bir şekil: sekiz köşeli yıldız. Aynı motif, bölgedeki sütunlarda da bulundu.
Ve en garip olanı: Bu bilgileri paylaşan bazı yerel görevliler bir süre sonra görevden alındı. Konuşan bir arkeolog, sosyal medyada şu cümleyi yazdıktan sonra tüm hesaplarını kapattı:
“Bu yalnızca bir kazı değil. Bu, unutulması istenmiş bir kapının yanlışlıkla yeniden açılmasıydı.”
Tarsus’un Altındaki "Geçiş Noktası" Teorisi
Antik Grek kaynaklarında, Tarsus’un “gökyüzüne açılan karanlık delik” olarak betimlendiği nadir metinler vardır. Sümer tabletlerinin bazılarında, Tarsus bölgesinin altı için Enlil’in mühürlediği zemin ifadesi geçer. Bu mühür, zamanın bozulmaması için kapatılmıştır. Eğer bu kazı bir astro-arkeolojik hatırlamaya yol açtıysa, yalnızca taşlar değil, belleğin kendisi de uyanıyor olabilir.
Neden Saklanıyor?
Saklanan Olasılık | Gizlenme Sebebi |
---|---|
Yıldız Haritası Olan Zemin | Bulunan mozaik zeminin, bilinen astronomik sistemlerden çok daha eski bir gökyüzü haritası içerdiği iddia edildi. Eğer doğruysa, tüm tarih yeniden yazılmak zorunda kalacak. |
Boyutlar Arası Eşik | Taş kapı, bir frekansla açılıyor olabilir. Bu da yalnızca maddeyi değil, boyut algısını da etkileyen bir yapı anlamına gelir. Böyle bir bilgi, dünya güvenliği için tehdit sayılabilir. |
İnsanlık Öncesi Varoluş İzi | İnsanlık tarihinden çok daha önce var olmuş bilinçli bir ırka ait semboller bulunduysa, bu tüm inanç sistemlerini tehdit eder. |
Sessizlik Bazen Çığlıktan Gürültülüdür
Günümüzde Tarsus kazısına dair hiçbir resmî açıklama yapılmadı. Alan hâlâ halktan gizli tutuluyor. Fakat etraftaki insanların anlattığı bazı detaylar, resmî tarihin gölgesinde karanlık bir ışığın yandığını gösteriyor.
Bu ışık ne zaman yanar, neyi aydınlatır bilinmez.
Ve Belki de Kazılan Şey Sadece Toprak Değil, Hafızanın Alt Katmanlarıdır...