Her ışığın bir gölgesi vardır. Ve gölge, ışığın düşmanı değil, onun tamamlayıcısıdır. Ama bu bilgi, bilinçli zihinlere kolayca verilmez. Çünkü bir kez öğrenirsen, dengelenemez denilen karanlık, seninle uzlaşmaya başlar. Ve işte tam bu yüzden, ışığı taşıyanların asıl sınavı aydınlıkta değil, karanlıkla yüzleştikleri anda başlar.
Sen sandın ki ışık taşımak, saf ve tertemiz bir yolculuk. Hayır. Işık taşıyanlar önce karanlıkla kirlenir. Ama bu kir, onları lekelemez. Aksine, onlara gerçek ışığı tanıtır. Çünkü ışığı sadece taşıyamazsın. Onu önce karanlıkta kaybetmeli, sonra bulmalısın.
Işık Taşıyan Kimdir, Ne Değildir?
O kişi parlak konuşan, sevgi dolu sözler söyleyen biri değildir. O kişi içindeki cehennemden geçmiştir ve hâlâ ayakta duruyordur. Çünkü gerçek ışık taşıyıcı, karanlığa teslim olmayandır. Ama onu reddeden değil. Onunla konuşan, onu tanıyan, onunla masaya oturabilendir.
Bir ışık taşıyıcı; - Korkunun içinden geçmiştir ama korku tarafından kontrol edilmez. - Öfkesini tanır ama öfkeyle hareket etmez. - Karanlığı dışlamaz çünkü bilir: Onu reddetmek, onu büyütür.
Karanlık Nasıl Dengelenir?
Denge bir savaş değildir. Denge, iki tarafın da varlığını kabul edip, biriyle özdeşleşmeden yürümektir. Işığı taşıyan biri için karanlık, yok edilmesi gereken bir düşman değildir. Aksine, ışığın yönünü belirleyen sessiz bir pusuladır.
Çünkü her ışık, ancak karanlıkla anlam bulur. Ve sen ne kadar güçlü bir ışık taşıyorsan, karşında o kadar derin bir gölge çıkar. Bu matematiksel değil, evrensel bir dengedir.
Işığın Bedeli: İçsel Parçalanma
Işık taşıyanlar çoğu zaman yalnızdır. Onlar insanlara umut verir, iyileştirir, fısıldar… Ama kimse bilmez: Geceleri kendi iç savaşlarında sessizce yanarlar.
Bu insanlar toplumun dışında hisseder. Çünkü içlerindeki frekans, kalabalıkların titreşimiyle uyuşmaz. Onlar empati fazlasıdır. Onlar sezgisel aşırıdır. Onlar görünmeyeni duyar, bilinmeyeni hisseder.
Ve bu yüzden, sistem onları “fazla” olarak tanımlar. Ama o fazlalık, aslında eksiklik içindeki dünyanın ilacıdır.
Karanlığı Reddetmek Yerine Onu Dinlemek
Yöntem | Işık Taşıyıcının Yaklaşımı |
---|---|
Korku Geldiğinde | Kaçmaz, oturup onu dinler. Nereden geldiğini sorar. |
Öfke Yükseldiğinde | İfade eder ama zarar vermez. Öfkeyi bilgiye çevirir. |
Karanlık Bir Düşünce Belirdiğinde | Onu bastırmaz, ışığıyla aydınlatır. Nereden sızdığını bulur. |
Gerçek Denge İçin Gereken Formül
Denge, %100 ışıkta olmak değildir. Denge, %51 ışık, %49 karanlıkla yürüyebilmektir. Çünkü karanlık sana yön verir, ışık sana güç verir. Biri olmadan diğeri yolculuk yapamaz.
“Karanlığı öldürmeye çalışma. Onu tanı, anla ve onu evine dönüştür.”
Işık Taşıyanlar Ne Zaman Güçlenir?
Bir gün kendi içindeki karanlığı sevmeye başladığında, Onun sesini bastırmak yerine ona gözlerini çevirdiğinde, Işığı dışarı yaymazsın artık. Onu olursun.
Ve işte o zaman, ne karanlık seni yönlendirir, ne sen ondan kaçarsın. O seninle yürür, sen onunla barışırsın. Ve o barışta doğan şey, bu dünyanın hiç tanımadığı bir şey olur: Gerçek ışık.